Yalnızlık bu olsa gerek. Etrafında onlarca insan var ve konuşmak sohbet etmek için birilerine laf atıp zorla atölyeye davet ediyorum. Yanımda oturuyor ama onunla konuşmak istemiyorum. Çünkü şimdiye dek konuşulanlar aynı hiç boş gereksiz mantıksız. Dönüp dolaşıp aynı yere geliyoruz. Benim dünyam okyanus o boğuluyor onun dünyası sığ ben dibe çöküyorum. Kolay değil bunca yükü omuzlarda taşımak. Paylaşacak hiç bir şey yok. Aramızda oluşan uçurumun derinliği ürkütüyor beni, onun bunu gördüğü yok.
Geceye bir not: En karanlık anın sabaha en yakın olan değil mi? Çek elini (yanlızlığımdan) Vatanımdan bayrağımdan ezanımdan. Beni benden eden bir beni adem değil mi ? mihrace... Geç karşıma çay içelim, kaşığı sen şekeri ben. ben yavaş yavaş erirken, sıcak demin içinde yardımcı sen ol karışsın acılarım dem'e yudum yudum içelim bu sevdayı birlikte yaşıyalım bu imkansız rüyayı dostum ol canım ol yolunca can vereyim beni sevdiğin gibi bende seni seveyim... mihrace... GEL.... Beklediğim,yıllardır gelmeyen sevgili. Nedir seni geciktiren? Katran karası gecelere inat. Sevdamıdır acep gönlüme giren. Çağlayıp akar yüreğimdeki sel. Yeter artık yollarını gözlediğim sevgili. Geç kalma ne olur gel. Korkun olmasın. Tasan kederin olmasın. Ellerinde güller,yüzünde gülücükler solmasın. mihrace... Geldin mi diye soruyorsun ya hani. Isırgan gibi hem şifa hem acıtıyor içimi. Canın isteyince döktürüyorsun methiye Izdırap çektirmek marifet mi şimdi? Korkarım bana y...
Yorumlar
Yorum Gönder