En çok varken yokluğun yoruyor kalbimi.
elimi göğsüme koyup bastırıyorum isyanını.
Acıyor anla işte,
varlığının yokluğu yakıyor canımı...

Yine gözümü kapatıp hayallerde geziniyorum.
Dönüp dolaşıp yokluğuna takılıyor ayaklarım.
Bir çıksa karşıma tam anlının çatından vuracağım varlığını...

Bak ellerim ellerim üşüyor.
Isıtmıyor hiç bir güneş ruhumu,
yoksun ya yine ana avrad şiir yazıyorum varlığına.
koynumda bir resmin bile yok .
Sen de yoksun olmadın ki hiç.
Yine zehirden kelimeler kusuyorum ayrılığına.
Kayıp şehirlerin karanlık zindanlarında  arıyorum seni...
Bir kıvılcım bekliyorum
sönen meşaleyi yakmak için.
Varlığını görmek istiyorum.
Ne mümkün bir kor bulmak ,
varlığının yokluğu gibi yok işte,
sayıklıyorum adını.
Adın bile yok sevdiğim
Hayalimde terkettiğin ben .
işte o meçhul şehir.
varlığının yokluğu gibi acıtıyor içimi.
ana avrad küfreder gibi susuyorum.
bir ince çizgi gözlerim.
Kırgın , kızgın, yokluğuna sitemliyim.
Bir ölü şehir gibisin sevgilim...

mihrace...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

sokak lambası